Mert Demir: Müziğin Yıldızı ve Hayat Mücadelesi

Son yıllarda adından sıkça söz ettiren Mert Demir, şarkılarıyla ve aşk hayatıyla magazin gündeminden düşmüyor. Misket oynadığı ve dürüm sattığı günlerden, bugünlere uzanan bu ilginç yolculuk, onun azim ve kararlılıkla dolu hayatını gözler önüne seriyor. Magazin D Pazar, ünlü müzisyen Mert Demir’in bilinmeyen yönlerini derledi.

Geride bıraktığı birkaç yıl içerisinde, pop müziğin yeni yıldızı haline gelen Mert Demir, aslında müzikle iç içe bir yaşam sürmekteydi. 1993 yılında dünyaya gelen Demir, çocukluğunun ve gençliğinin büyük bir kısmını Güngören ve Bağcılar’da geçirdi. Bu bölgeler, sokak kültürü ve yaşam mücadelesinin yoğun olarak yaşandığı yerlerdi.

Mert Demir, Taksim ve Boğaziçi gibi ikonik mekanları yıllar sonra görebildiğini belirtirken, “O zamana kadar hayatımın içerisinde müzik yoktu,” diyerek müziğin onun için nasıl bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Müzikle tanışması ise, kendisine hediye edilen bir gitarla oldu. Demir, “Özgür bir birey olarak seçimler yapmaya başladığımda müziği tercih ettim. Hayatımı müziğe adadım,” şeklinde ifade etti. Gitar çalmaya 15-16 yaşında başlayan Mert, bu süreçte çok başarılı bir öğrenci olmasına rağmen sınıfta kaldığını belirtti. “Günde 7-8 saat gitar çalmak beni çok mutlu ediyordu,” dedi.

Müzik ile uğraşırken bir yandan da hayata tutunmaya çalışan Mert Demir, müzik yapmak istediğini biliyor fakat aynı zamanda maddi kazanç elde etmenin de önemini fark ediyordu. Bu ikilem içinde mücadele ederken, katıldığı O Ses Türkiye programı onun hayatındaki dönüm noktası oldu. Bu platform, onun için müzikten başka bir şey düşünmemeye başladığı bir kapı açtı ve tutkusunun peşinden koşmasına zemin hazırladı.

Mert Demir’in çıkış yaptığı şarkı ise, Mabel Matiz ile düet yaptığı ‘Antidepresan’ oldu. Bu şarkının viral olacağını hayal bile edemediğini ifade eden Demir, müzik kariyerindeki bu önemli adımın kendisi için ne kadar değerli olduğunu her fırsatta dile getiriyor.