Özgün, Hülya Koçyiğit’in Programında Hayatını ve Müziğini Anlattı
Özgün, Hülya Koçyiğit’in programında hayatını ve müziğini samimi bir dille anlattı. Sanatçının yaşamına dair ilginç anekdotlar ve müziğine olan tutkusu ile dolu bu özel programı kaçırmayın!

Özgün, Hülya Koçyiğit’in Programında Duygularını Paylaştı
HABER MERKEZİ – Ünlü sanatçı Özgün, Hülya Koçyiğit’in sunduğu ‘Film Gibi Hayatlar’ programına konuk oldu. Sanat hayatı boyunca kazandığı disiplin ve ifade yeteneğinin temellerinin konservatuar eğitimine dayandığını belirten Özgün, Cumhurbaşkanlığı Korosu’nda çalıştığı dönemde akademisyenlik yaparken yaşadığı maddi zorluklar nedeniyle gece kulüplerinde sahne almak zorunda kaldığını ifade etti.
Özgün, bu süreçte kendisine ait eserler yaratma arzusuyla dolduğunu söyleyerek; “Kendi kendime dedim ki, ben bu işi yapacaksam, mutlaka kendime ait bir şeyler de söylüyor olmam lazım. Bunun üzerine çalışmalara başladım. ‘Elveda’yı yazıp besteledikten sonra korodan bu şarkıyı prova etmeyi istedim. Akşam sahne aldığım mekânda çaldığımda inanamadım; o kadar alkış aldım ki ‘Benimle dalga mı geçiyorlar?’ diye düşündüm.” dedi.
İlk Albümden Sonra Boşluk Hissi
Özgün, yılların birikimini ilk albümüne yansıttığını ve bu albümün büyük bir başarı elde ettiğini dile getirerek; “Yılların tüm birikimini ve en iyilerini ilk albümüme koyduktan sonra, ikinci albümde ne yapacağım diye düşündüm ve bir anda boşluğa düştüm. Ama ikinci albüm de ilk albüm kadar başarılı oldu.” şeklinde konuştu.
Ünlülük Algısı ve Yaşam Tarzı
“Ünlü olduğunu ilk ne zaman anladın?” sorusuna ise Özgün, “Benim ünlülüğüm biraz geç oldu. Yaşam tarzımdan dolayı istesem de beni hiç magazin haberi yapamadılar. Bu yüzden ben hep şarkılarımla ön planda oldum. Oğlum Ediz’in doğumuyla beraber tanınırlığım arttı.” yanıtını verdi.
Şarkılar ve Anılar
Uzun yıllardan beri şarkılarının hala çok seviliyor olmasından büyük mutluluk duyduğunu belirten Özgün, “Şarkılar, tıpkı kokular gibi insanları geçmişteki belirli bir zamana götürür. O yüzden belli bir jenerasyon yeni şarkıları sevmez; çünkü anıları bu eski şarkılardadır.” diyerek, şarkıların zaman makinesi gibi işlev gördüğünü vurguladı.
Oğluna Özel Şarkılar
Sanatçı, oğlu Ediz’in doğumuyla birlikte hayatında büyük değişiklikler yaşandığını anlattı. “Ediz’in en sevdiği şey müzik dinlemek. Bıraksak 24 saat müzik dinler. Onun dinlediği müzikleri kendi seçmesi sayesinde arabada on yıldır hep çocuk şarkıları dinliyoruz. Bu şarkıları dinlerken kafamda formlar oluşmaya başladı. Kötü örnekleri görünce oturup kendi şarkılarımı yazmaya başladım. Bu şarkılarla bir albüm yaptık ve Ediko TV adında bir YouTube kanalı açtık. Şu anda kanalın 120 bin abonesi var. Geçtiğimiz haftalarda, asıl hayalimiz olan ‘Ediko’nun Sihirli Sandığı’ isimli müzikli çocuk oyununu hayata geçirdik.” dedi.
Sosyal Sorumluluk Projeleri
Özgün, sosyal sorumluluk projelerinde yer almanın kendisi için önemine de değindi. “Oğlum doğduktan sonra hayatım sosyal sorumluluk projesi gibi oldu. İnsanlar bir ünlünün de down sendromlu çocuğunun olduğunu gördüklerinde farkındalıkları arttı ve aileler bunu normalleştirmeye başladı.” diyerek, bu konudaki duyarlılığını paylaştı.