Moğolistan’daki Tarihi ve Kültürel İncelemeler
Moğolistan’daki Tarihi ve Kültürel İncelemeler, bu eşsiz coğrafyanın zengin geçmişini, geleneklerini ve kültürel mirasını keşfetmenizi sağlar. Moğol medeniyetinin derinliklerine inin ve tarihi izlerini takip edin.

Moğolistan’daki İncelemeler
Erken Devir Türk Sanatı ve Türk Mitolojisi alanında uzman olan Sanat Tarihçisi Prof. Dr. Yaşar Çoruhlu, kendi alanlarında uzman bilim insanları ile birlikte Moğolistan’a giderek önemli incelemelerde bulunmuştur. Bu seyahat sırasında, tarihi ve kültürel açıdan büyük öneme sahip kalıntılara dair gözlemler gerçekleştirilmiştir. Prof. Dr. Çoruhlu, seyahatinin detaylarını şu şekilde aktarır:
‘Şivet Ulaan Ata Külliyesi’nin Durumu
“Son derece önemli kalıntılardan biri olan Şivet Ulaan Ata tapınağını ziyaret ettik. Bu tapınak, yerleşim alanının olmadığı ve ulaşımın oldukça zor olduğu bir bölgede bulunmasına rağmen, tanınmış bir yer olmayı başarmış. Ancak, açık havada uzun süre korunmasız kalmış ve tahrip olmuş durumda. Bu külliyenin durumu, gerçekten içler acısıydı. Seyahatimizin sonunda, Moğolistan ziyaretimiz hakkında bilgi vermek üzere Türk Büyükelçiliği’ne gittiğimizde, Şivet Ulaan Ata külliyesinin acıklı durumu hakkında ve bir koruma projesinin gerekliliğinden bahsettik.”
‘Orhun Vadisi’nin Heyecanı
İncelenen eserlere ilişkin olarak Dr. Çoruhlu, “İlk günlerde, Göktürk devrinin önemli kalıntılarından biri olan Koşo Tsaydam bölgesindeki Kültigin, Bilge Kağan ve geçici olarak bir depoya taşınmış olan Tonyukuk ata tapınaklarının kalıntılarını ziyaret ettik. Söz konusu külliyelere ait yazıt, heykel ve diğer kalıntılar, yeni inşa edilen Koşo Tsaydam Müzesi’ne taşındığından, anıtların özgün yerinde pek fazla kalıntı kalmamıştı. Ancak, kum taşından yapılmış sunakların olduğu yerlerde hiçbir müdahale olmamıştı. Gerçekten de, eserler özgün yerinde korunabilseydi, çok daha iyi olurdu. Bu külliyeler üzerine birer müze binası inşa edilmesi, mevcut kalıntıların korunması ve eksik kısımların rekonstrüksiyonunun yapılması daha uygun bir yaklaşım olurdu. Bununla birlikte, yeni düzenlenen müze de oldukça şirin bir müze olmuş. İnceleme gezisinde en çok heyecanla ziyaret edilen yerlerden biri de Orhun Vadisi’ydi. Gece kalınan konaklama yerinden yürüyerek grup halinde Orhun çağlayanının bulunduğu bölgeye ulaştık. Herkes, Hintlilerin kutsal saydığı Ganj Nehri’nde yıkanıp Orhun çağlayanının altında yüzüp arınmayı umuyordu.”
‘Geyikli Taş Alanlarının Ziyareti’
Şivet Ulaan Ata Tapınağı için bir koruma projesinin derhal hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Çoruhlu, “Külliyenin stupa biçiminde olan bark binasının kubbesi yıkılmıştı. İnsan ve hayvan figürlerinin yer aldığı taş heykeller ve damga taşları yerinden çıkarılıp zemin üzerine serilmişti. İnceleme seyahatimizin sonunda, Moğolistan ziyaretimiz hakkında bilgi vermek amacıyla Türk Büyükelçiliği’ne gittiğimizde, külliyenin acıklı durumu ve bir koruma projesinin gerekliliği hakkında konuştuk. Ayrıca, yüze yakın sayıda geyikli taş alanını ziyaret ettik. Bu alanlarda, ölen kişileri temsil eden çoğunlukla üzerinde geyik resimleri bulunan dikili taşlar, geniş mezar alanlarının yanı başında yer alıyordu.”
‘Duha Türkleri ve Kültürel Bilgiler’
Bölgede bulunan müzeler ve Duha Türkleri hakkında da bilgi veren Çoruhlu, “Yol boyunca, adeta yollara serpilmiş vaziyette karşımıza çıkan erken dönem Türklerinin kutsal mezarları olan kurganlar da dikkatimizi çekti. Stratejik bir mevkide bulunan ve arkeolojik kazısı yapılmış olan taştan inşa edilmiş Göktürk Kalesi’ni görmek de bizi heyecanlandırdı. Uygur başkenti Karabalgasun harabeleri, Harhorin Müzesi ve Bugut Yazıtı’nın bulunduğu Çeçerleg Müzesi de ziyaret edilen diğer önemli yerler arasındaydı. Birçok farklı yerde durarak incelemelerde bulunduk. Duha yerleşkesindeki insanlardan oldukça faydalı bilgiler edindik. Duha Türkleri, Tuva Türklerinin soyundan gelmektedir; yani, ataları Rusya Federasyonu’ndan Moğolistan’a göç etmiştir. İnançları, günlük yaşamları, gelenekleri ve geyik yetiştirme konularında sorular sorarak cevaplar aldık. Ertesi gün, öğlene doğru vedalaşıp yola çıktık.”