Dolar 35,6798
Euro 37,4767
Altın 3.181,09
BİST 10.104,85
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 12°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
12°C
Parçalı Bulutlu
Paz 11°C
Pts 13°C
Sal 16°C
Çar 17°C

Erzurum Kalesi ve Kapıları Üzerine Kapsamlı Araştırmalar

Erzurum Kalesi ve kapıları üzerine kapsamlı araştırmalar ile bu tarihi yapının geçmişine, mimarisine ve önemine dair detaylı bilgiler edinin. Tarih severler için vazgeçilmez bir kaynak!

Erzurum Kalesi ve Kapıları Üzerine Kapsamlı Araştırmalar
8 Ocak 2025 19:12
109
A+
A-

Erzurum Kalesi ve Kapıları Üzerine Yapılan Araştırmalar

Erzurum Teknik Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu, şehrin tarihi savunma yapıları olan kale surları üzerine kapsamlı bir araştırma gerçekleştirmiştir. Osmanlı ve İngiliz arşivlerinde yaptığı bu araştırmalar sonucunda, halk arasında bilinen Tebrizkapı, Erzincankapı, Kavakkapı, Karskapı, Yenikapı, İstanbulkapı, Kilisekapı ve Gürcükapı’nın yanı sıra “hendek” ve “cebir” kapıları dahil olmak üzere toplamda 30 kapının varlığı tespit edilmiştir.

Prof. Dr. Küçükuğurlu, Erzurum Kalesi ile ilgili çalışmalarına 1998 yılında bitirme tezi için başladığını ve o günden itibaren araştırmalarının sürekli devam ettiğini belirtmiştir. Erzurum Kalesi’nin günümüze ulaşan kısmının oldukça az olduğunu ifade eden Küçükuğurlu, “Erzurum Kalesi, tarihsel süreç içinde pek çok unsurunu kaybetmiştir. Bu kayıpların en önemlilerinden biri de kapılardır. Erzurum kapıları denildiğinde akla gelen isimler, bugün yalnızca isimlerini bildiğimiz ancak fiziksel olarak göremediğimiz Tebrizkapı, Gürcükapı, Yenikapı ve Erzincankapı’dır. Bu kapılardan hareketle, halkımızın Erzurum Kale kapılarının sayısının 7, 8 veya 9 olduğunu düşündüğünü söyleyebilirim. Ancak tarihi belgeleri incelediğimizde, bu kapı sayısının çok daha fazla olduğunu tespit ettik” şeklinde konuşmuştur.

Osmanlı Dönemi ve Sur Yapıları

Osmanlı Dönemi ve Sur Yapıları

Küçükuğurlu, Doğu Roma dönemine ait 415 yılında inşa edildiği bilinen kale surlarının iki ana kısımdan oluştuğunu vurgulayarak, Tebrizkapı bölgesinde iki surun bulunduğunu ve bu surlar üzerinde de iki kapının yer aldığını dile getirmiştir. Doğu Roma’dan kalma Erzurum Kalesi üzerinde 8 kapı mevcut olduğunu belirten Küçükuğurlu, sözlerini şu şekilde sürdürmüştür:

  • “Osmanlılar, 1570’li yıllarda İran tehlikesine karşı yeni bir sur inşa etmişlerdir. Buna ‘3. sur’ diyoruz. Ancak bu da yeterli olmamış, 1865-77 yılları arasında ‘4. sur’ inşa edilmiştir.”
  • “Günümüzde Karskapı, İstanbulkapı ve Kavakkapı gibi kapıları görmek mümkündür. Harputkapı ise kısmen mevcut durumdadır.”
  • “1570’lerde inşa edilen 3. sur üzerinde ‘cebir kapı’ adı verilen çok fazla bilinmeyen bir kapı türü ortaya çıkmıştır. Bazı belgelerde cebir kapıların, hendeğin önünde yer aldığı belirtilse de detaylı bilgi verilmemiştir.”

Küçükuğurlu, cebir kapıların diğer kapılardan ne gibi farklara sahip olduğunu belgelerin açıklamadığını, ancak yapılan araştırmalar sonucu en az 15 adet cebir kapısının varlığını bildiklerini ifade etmiştir.

Hendek Kapıları ve Genel Değerlendirme

Hendek Kapıları ve Genel Değerlendirme

Son araştırmalarında yeni bir kapı türü olarak ‘hendek kapıları’ ile karşılaştıklarını aktaran Küçükuğurlu, bu kapıların surların dışında, şehri çevreleyen hendekler üzerinde yer aldığını belirtmiştir. Yapılan araştırmaların sonuçları hakkında bilgi veren Küçükuğurlu, “Erzurum’da farklı amaçlarla kullanılan, değişik noktalarda ve kalenin çeşitli yerlerinde, bir kısmı hendek içinde, bir kısmı hendek önünde bulunan toplam kapı sayısının 30 olduğunu söyleyebiliriz” şeklinde konuşmuştur.

Kapıların Tarihsel Önemi

Kapıların Tarihsel Önemi

Küçükuğurlu, Erzurum üzerinde inşa edilen 4 surun toplam uzunluğunun 23 kilometreye kadar ulaştığını vurgulayarak, bu yapıların her birinin farklı dönemlerde inşa edildiğini ifade etmiştir. “Doğu Roma döneminden 1877’ye kadar, yani 93 Harbi öncesine kadar toplamda 23 kilometre uzunluğunda sur inşa edilmiştir. Bu durum, Erzurum Kalesi’nin oldukça özel ve nadir görülen bir büyüklükte olduğunu göstermektedir” demiştir.

“Eğer bugün Erzurum Kalesi’nin bu dört suru ve 30 kapısı ayakta olsaydı, Erzurum açık hava harp ve savaş müzesi niteliğinde bir alan olacaktı. Bu yapılar, şehrin tarih boyunca yaşadığı olayları, mücadeleleri, zaferleri ve yenilgileri belgeleyen kanıtlar olarak duracaktı” diye eklemiştir.

Araştırmalar ve Belge İncelemeleri

Küçükuğurlu, Erzurum Kalesi’ni incelerken öncelikle Osmanlı arşivinden yararlandıklarını, özellikle 1700 ve 1800’lü yıllara ait tamir defterlerinde kalenin tamir gerektiren yerlerinin detaylı bir şekilde incelendiğini ve keşif defterleri oluşturulduğunu gördüklerini ifade etmiştir. Bu belgelerdeki hendek ve cebir kapılarının çoğunu bulmuş olduklarını kaydetmiştir. Ayrıca, İngiliz arşivinden elde edilen haritaların da araştırmalarında büyük önem taşıdığını vurgulamıştır. Bu haritalar, Doğu Roma’dan kalan ilk iki sur üzerindeki kapıların yerlerini göstermektedir. Osmanlı ve İngiliz arşivlerindeki belgelerin bir araya getirilmesiyle, yapılan diğer bilimsel çalışmalar ve Erzurum Şehir Arşivi’ndeki bazı belgelerle birlikte, toplamda 30 kapı ve 23 kilometre uzunluğunda 4 sur ortaya çıkmıştır.”